Yazmak aslında başlamak değil mi? her cümle her satır bir başlanğıç. Bazen yazarken sözün nerde biteceğinden çok nerde başlayacağını düşünürsünüz. Sessiz gecelerin sabaha dönmesini beklemek gibidir dilinden çıkacakların kağıda geçerken geçen zamanı bazende bir kuşun ilk kanat çırpması gibi meraklı ama korkak. Yazacağın bir el ile gönülün ortaklığını yazacağım bazende olmayan gönüllerin inceleğini yazacağım. Düşünmek okuyanlar için vakit alacak. Zamanı nerde başlatmak mı yoksa nerde bitimek mi arasında gidip gelecek bir sözün son şahidi olacaksınız. Takip bir boşlukta çıkış ışığı ile bir boşluğa sürüklenişin tam ortasıdır. Burasının ne olacağına siz karar verin.....

18 Mayıs 2011 Çarşamba

İLK TUTUĞUN EL OLAYDIM

 
"BU ŞARKININ ÜSTÜNE BU YAZIYI OKUMAK GEREK"



Bazen hayata yeniden başlamak gerekir. Geçmişe bıraktığın her damla göz yaşına rağmen. Bu bazılarına şans gelir bazılarına zulüm. İlk seferde yapamadıklarını hissetmek bazılarına zevk gelirken yine bazılarına dert gelebilir. Sevmeyi bilmeyenlere sevgiyi anlatmak ilk bakışta zor gelse de bu zorluğu zevke dönüştürmeyi bilmek gerek. İlk denemede başaramayanların sonraki denemeleri hep daha temkinli daha özverili olur. Ama ikinci denemeyi kabul eden kalplerin hep beraber geçmişi unutup tüm mektupları yakıp sanki başka bir  gün kalmamışçasına birlikteliği yaşaması gerekir. Hep beraber arkaya bakmayı bırakıp önünü görmesi çukurları hendekleri beraber aşması lazım gelir. Ömür tüketilmesi kolay olduğu kadar hengamesi çoktur. Ömrün dertleriyle dertlenirsek ya önümüzü göremeyiz yıkılırız yada arkamızda hep bir gölgeyle yaşamak zorunda kalırız. İlk sevdiğinin elini bırakmamalısın o el seni toprağa koyacak elden başkası olmamalı bıraktığın ilk sevdiğinin eliyse  yine tutacağında o el olmalı. Her nefse her insana tuttuğu ilk elle yaşlanmayı dilerim. İyi geceler.

1 yorum:

  1. Şarkı zaten çok güzel yazı da güzel olmuş daha ne olsun :)

    YanıtlaSil