Yazmak aslında başlamak değil mi? her cümle her satır bir başlanğıç. Bazen yazarken sözün nerde biteceğinden çok nerde başlayacağını düşünürsünüz. Sessiz gecelerin sabaha dönmesini beklemek gibidir dilinden çıkacakların kağıda geçerken geçen zamanı bazende bir kuşun ilk kanat çırpması gibi meraklı ama korkak. Yazacağın bir el ile gönülün ortaklığını yazacağım bazende olmayan gönüllerin inceleğini yazacağım. Düşünmek okuyanlar için vakit alacak. Zamanı nerde başlatmak mı yoksa nerde bitimek mi arasında gidip gelecek bir sözün son şahidi olacaksınız. Takip bir boşlukta çıkış ışığı ile bir boşluğa sürüklenişin tam ortasıdır. Burasının ne olacağına siz karar verin.....

14 Mayıs 2011 Cumartesi

AŞK İLE SEVMEK Mİ? AŞK OLUP YANMAK MI?

BİR AYNANIN KARŞINA GEÇİN VE KONUŞUN TAKİ "O" SUSANA KADAR...

 "BLOG BU YAZIYI SANIRIM KALDIRAMADI SİLİNDİ YENİDEN YAYINLIYORUM."

Nasıl seviyoruz? Hiç tanımadığın bir kişiye bakarken aranda ne geçiyor da sonra eşin veya sevgilin oluyor? Aslında erosun gönderdiği ok gibi giriyor kalbine ilk bakış sonra bakışlar birbirini çekiyor içten içe. Kalp gümbürtüsü gönül homurtusuyla birleşiyor. Senin ve onun arasında görünmeyen yollar, köprüler ve rüzgarlar akmaya başlıyor. Bu ara hatların sağlamlığını da ilk konuşma sağlıyor. Bir bakmışsın ki yer gök bertaraf olur bir bakmışsın ki Japonların yaptığı evler gibi sağlam. Bu ilk günlerin ardından aşk şöyle geçer o ne söylerse doğrudur, O ne yapsa hoştur. Kalp onu görünce kafesinde taklalar atmaya başlar. Bu belki yıllarca böyle gider beklide ikinci saatten sonra her şey tersine döner. Ne bekledim ne buldum diye konuşmaya başlar kendiyle yada neden ben buradayım diye sormaya başlar. İşte olmaması gereken yerde iseniz ya hemen söylemelisiniz yada ömrünüzün sonuna kadar susmalı. Karşıdaki insanın sevgisine, aşkına yakalandıysanız ya onu yakacaksınız yada onla yanacaksınız. İlk günü severek veya nefretle hatırlamak her zaman sende başlayıp sende bitecektir. Aşk iki kişiliktir bu yeri tek kişiye bırakırsanız doldurması imkansız olur. Aşkı derde çevirmemek için her bakışınız sanki kendinize bakar gibi olur her sözünüzü ona değil de kendinize söyler gibi konuşursunuz. Ne zaman ki aradaki aşk sevgiye döner ondan sonra o olmayınca eksik o hastalanınca hasta o yasta ise yasta olursunuz. Nerede sevgiyi, güveni kaybedersiniz o zaman baksanız da kendinizi göremezsiniz, tanıyamazsınız, uyuyamazsınız hatta yaşayamazsınız.

Yani kısacası tanımadığınız birine aşk ile bakarken ya en başından kalbinizden vazgeçeceksiniz yada hiç aşk ile bakmayacaksınız. Aşk’ın sonu ya dert ya fert olur eğer ki dert ile biterse bu sizin için dünyadaki ilk ve tek şansınızı kullanmış olursunuz. Bir aha aşık oldum dediğinde ilk aşkın aklında yoksa ya aşık olmamışsın yada aşkı bulamamışsın demektir. Eğer ki sonucu fert olursa nur topunu büyütmek bir o kadar zor olur.

Aşkı kitaplardan çalışırken birden sözlüye kalkarsın işte tek soru tek cevap vardır ya sınıfı geçecek yada atılacaksın. İşte o aşk çalıştığın kitaplarda cevabını bulamadığın değil ise sen aşkı hala bulamamışsın demektir.


5 yorum: